T.C.
ERCİYES ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ
2012-2013
Akademik Yılı İNSAN HAKLARI HUKUKU:
Bahar Yarıyıl Sonu Sınavı - 30 Mayıs 2013, saat 11:00-12:15
Bahar Yarıyıl Sonu Sınavı - 30 Mayıs 2013, saat 11:00-12:15
OLAY:
A
devleti ve B devleti 1966
Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Misakı ve buna EK 1 ve ölüm cezasının
yasaklanmasına ilişkin 2 no'lu İhtiyari Protokole taraftır. A ve B devletleri Misakın 41. Maddesi uyarınca beyanda bulunmuşlardır. C devleti ise, Misaka taraf değildir.
John, B devletinin vatandaşıdır. C
devletinde işvereninin babasını öldürdüğü iddia edilmektedir.
John A devletinde tutuklanmıştır. C
devletine iadesi istenmektedir. Ama C
devletinde, cinayet için zorunlu idam cezası vardır. Eğer John C devletine iade edilirse, idam
cezasına mahküm edilebilecektir. İdam cezalarının infazı için bekleme süresi 6
ila 8 yıl arasındadır.
C
devletinin savcısı, A devletinin
bidayet mahkemesinden iade kararı almıştır. Fakat John A devletinin yüksek mahkemesine temyizde bulunmuştur. Temyiz
gerekçesi şudur: eğer C devletine
iade edilirse, bu Misakın 7. maddesinin
ihlaline neden olacak zalimce, insanlık
dışı ve aşağılayıcı muameleye tabi kılınması sonucunu doğuracaktır. John'a
bu temyizin 6 yıl sürebileceği söylenmiştir. Ama bu yargılama masrafları için
devletten yardım alabileceği söylendiği halde, kendisine halen bir avukat tutmak
için maddi imkanlar tanınmamıştır.
John B devletinin ceza mahkemeleri tarafından yargılanmak istediğini
söylemektedir, çünkü B devleti
vatandaşlık bağından ötürü cezai yetki sahibidir.
John, İnsan Hakları Komitesine EK
Birinci İhtiyari Protokol uyarınca bir şikayet başvurusu yapmak istemektedir,
başarısını aşağıdaki hususlar çerçevesinde tartışınız.
1. C devletinin iade talebi hakkı var mıdır?
A
devletinin bidayet mahkemesi C devleti lehine iade talebine olumlu
karar vermiştir. Bundan çıkarılacak sonuç şudur:
·
C
devletinin iade talebi hakkı
vardır. Çünkü devletin cezai yetkisine ilişkin olan ülkesellik prensibine göre, C
devleti cinayetin işlendiği yerdir ve kendi ülkesinde işlenen suçları
yargılayabilmek yetkisini ileri sürme hakkına sahiptir.
·
A
devleti mahkemesinin C devletinin bu
yetkisini tanıması ve lehine karar vermiş olması, A ve C devletleri
arasında bir suçluların iadesi anlaşması bulunduğu ihtimalini gösterir.
Bu halde, C devleti savcısı
mahkemeye prima facie delilleri
sunmuş olmalıdır.
2. A devletinde temyiz süreci bakımından,
John A devletinin yüksek mahkemesine temyiz başvurusunda
bulunmuştur. Temyiz için öngörülen usülü takip edecektir. Ancak bu sürecin 6 yıl
civarı sürmesi, John’un adil yargılama hakkını ihlal edecektir. Çünkü davanın
gereksiz yere uzatıldığı ve makul bir sürede sonuçlanmadığı durumlarda adil
yargılamadan söz edilemez. Söz konusu cinayet suçunun cezasının idam olması
yüzünden, temyiz süresi çok uzundur, makul sayılamaz. Çünkü John’un ölüm
cezasına çarptırılabilmesi korkusu ile yaşamasına neden olabilir. Bu ise, zalimane, insanlık dışı veya
küçük düşürücü muamele ya da cezalandırmaya maruz kalması anlamına gelebilir ve
Misak’ın 7. Maddesinin ihlali sonucunu verebilir.
3. A devletine karşı şikayet başvurusu hakkında,
·
Misak’a ek Birinci İhtiyari
Protokol uyarınca, John A devleti
aleyhine İnsan Hakları Komitesi’ne bireysel şikayet başvurusunda bulunabilir.
Çünkü A ve B devletleri Birinci Protokole taraftır. Ancak bireysel şikayet
için, A devletindeki iç hukuk
yollarının tüketilmiş olması gerekir. Olayımızda temyizin 6 yıl sürebileceği
gerçeği, iç hukuktaki çarelerin makul olmayan uzun bir süreye yayıldığını gösterir
ve John’un başvurusunun kabule şayanlığını etkilemez.
·
Temyizin anlaşılmaz bir şekilde 6 yıl
sürebileceği gerçeği, John’un insan onuruna saygı göstermeyen bir muamele olarak
görülmesine sebep olabilir. (10. Madde)
·
İdam cezasına karşı yapılan bir
temyizde John’a avukatlık hizmetleri sunulmakta yetersiz kalınması, Komite
tarafından ciddi bir şikayet konusu
görülür. (14. Madde)
·
A
devleti, ölüm cezasının yasaklanmasına ilişkin 2 no'lu İhtiyari Protokole taraf
olmuştur ve bu yüzden John’un, kendi iç hukukunda cinayet için zorunlu idam cezası olan C devletine iadesinden imtina etmesi
gerekir. (7. Madde)
4. B devletinin tavrı bakımından,
·
A
ve B devletleri Misakın 41. Maddesi
uyarınca beyanda bulundukları için, B
devleti A devleti aleyhine İnsan
hakları Komitesine hem esas hem de izlenen usüli gecikmeden ötürü
devletlerarası şikayet başvurusunda başvurusunda bulunabilir. . Olayda temyizin
6 yıl sürebileceği gerçeği, iç hukuktaki çarelerin makul olmayan uzun bir
süreye yayıldığını gösterir ve B
devletinin başvurusunun kabule şayanlığını etkilemez.
·
John B devletinin ceza mahkemeleri tarafından yargılanmak istemektedir.
Ancak B devletinin vatandaşlık bağından
ötürü cezai yetki sahip olması onu yargılama için en uygun yer haline getirmez.
C devleti yargılamanın yapılması
için daha uygun bir yer görünümündedir. Çünkü suçun işlendiği yerdir, bütün suç
delillerinin orada bulıunduğu farz edilmelidir ve ilk iade talebinde bulunan
devlettir.
5. İnsan Hakları Komitesi'nin tavrı bakımından.
·
Olayda verilen bilgi ışığında,
İnsan Hakları Komitesinin John’un başvurusunu dikkate alabileceği
düşünülmelidir. John’un talebi, en azından bireysel başvurusu Komite tarafından
incelenirken ve A devletinde temyiz
süresince C devletine iade edilmemek
olmalıdır.
·
B
devleti ölüm cezasının yasaklanmasına ilişkin 2 no'lu İhtiyari Protokole taraf
olduğu için, C devletinden idam
cezasının uygulanmayacağına dair bir garanti almadan John’u iade etmemek yükümü
altındadır. (üçüncü sorunun devamı)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder